MEDYADA HAREKETLİLİK: KARTLAR YENİDEN Mİ DAĞITILIYOR?

Seçimler yaklaşırken siyaset dünyasında hararet giderek aratarken,partiler “Siyasi transferleri”, açıkladıkları vizyon belgeleri,seçim stratejisini oluşturacak reklam kampanyaları ile birlikte “Yeni dönem” için kendilerini konumlandırmaya başlarken, medyada da hareketli bir süreç yaşanıyor ve anlaşılan “Yeni dönem” için kartlar yeniden dağıtılırken herkes kendisine yeni bir pozisyon belirlemek için şimdiden hamlelerini yapmaya başladı.

Aslında medyada yaşanacak bu “Hareketli” sürecin habercisi bundan yaklaşık 1 sene önce AKP iktidarı tarafından tasfiye edilen “Medya Baronu” Aydın Doğan’ın elinde bulundurduğu dönemde DOĞAN MEDYA GRUBU’nun “Amiral Gemisi” olan Hürriyet’in yıllarca Genel Yayın Yönetmenliği’ni yapan Ertuğrul Özkök’ün, Aydın Doğan’ın Doğan Medya Grubu’nu yandaş Demirören Grubu’na satmasından sonra uzun süren sessizliğini ODA TV’de yayınlanan “TANSU’YA MEKTUPLAR” isimli yazı dizisini başlatmasıydı.

Zira ODA TV’nin “İmtiyaz Sahibi” olan Soner Yalçın, Ertuğrul Özkök’ün Genel Yayın Yönetmenliği yaptığı yıllarda uzun yıllar yakın ilişkide olduğu ve yine uzunca bir süre Hürriyet’te köşe yazarlığı yapmış bir isim.

Keza ODA TV’de gerek Türkiye’nin en çok okunan, en etkili haber sitelerinin başında gelen bir site olarak her gün milyonlarca okuyucuya ulaşmakta. Dolayısı ile yıldızı sönmüş,medya camiası içerisinde etkisi her geçengün azalan, AKP iktidarı tarafından her kapı yüzüne “Kapatılan, kendi ifadesi ile “Kariyerini siyasilere yakın olarak inşa etmiş” olmasına rağmen artık hakim siyasi güç ile de, eski dönemde çeşitli “Operasyonel haberler” ile çatıştığı muhalefet ile de yakınlığını kaybeden ve uzunca bir süre Hürriyet’te attığı manşetler ile Türkiye gündemini belirlerken artık yazı yazmaktan ziyade ancak Instagram paylaşımları yaparak magazin paylaşımları ile gündeme gelebilen Ertuğrul Özkök’ün yeniden “Parlatılabilmesi” için ODA TV adeta “Biçilmiş kaftandı”

Nitekim “Yılların kurdu” Ertuğrul Özkök bu “Parlatma sürecini” oldukça iyi kullandı ve ODA TV’de yazmaya başladığı yazılar ile adeta “Yeniden doğdu”

Bu arada medya camiasının uzun yıllar “Referans sitesi” olmuş olan ancak şimdilerde eski gücünü kaybetse de halen medya camiasının yakından takip ettiği Cengiz Semercioğlu’nun sahibi olduğu MEDYATAVA internet sitesinde de enteresan gelişmeler yaşanmaya başladı.

TV100’ün sahibi Necat Gülseven (Ki bu isim hakkında yazdığımız BAŞKANIN ADAMLARI başlıklı yazı ile kendisi hakkımızda suç duyurusunda bulunmuş ancak KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA dair karar çıkmıştı)MEDYATAVA sitesinin %60’ına ortak olduktan sonra işler değişiyor…

Ancak bu “ortaklığı” da şöyle incelemek gerekiyor zira ortada kağıt üzerinde bir ortaklık gözükmüyor…

Ticaret Sicil Gazetesi kayıtlarına göre kağıt üzerinde MEDYATAVA sitesinin sahibi YEŞİL MAVİ PRODÜKSİYON adına Yusuf Yıldırım, tv100’ÜN sahibi ise ON TV RADYO YAYINCILK adına Ramazan Gülseven. Tesadüf bu yana Yusuf Yıldırım da Ramazan Gülseven de Diarbakır Bismil’li…

Medya camiasında ise Cengiz Semercioğlu ile tv100’ün asıl sahibi Necat Gülseven arasındaki “Ortaklık” ilişkisinin özel bir protokole dayandığını ve sitenin %60’nın Necat Gülseven’in aldığını sağır sultan dahi duymuş durumda…

Zaten bir anda devasa reklam bütçeleri ile tüm Türkiye’yi donatan tv100 programcıları teker teker aynı zamanda MEDYATAVA’da yazmaya başladı. Ve işte o programcılardan bir tanesi de Ertuğrul Özkök olacaktı.

Şimdi burada da enteresan bir durum var…

Şöyle ki; ODA TV’de yazdığı yazılar ile yıldızını yeniden parlatan Ertuğrul Özkök’ün program yaptığı yer tv100…

ODA TV’nin İmtiyaz Sahibi Soner Yalçın, MEDYATAVA’nın İmtiyaz Sahibi ise Cengiz Semercioğlu.

Soner Yalçın ile Cengiz Semercioğlu ise Ertuğrul Özkök’ün Genel Yayın Yönetmenliği yaptığı dönemde Hürriyet Gazetesi’nde yazan 2 isim.

Hatta 2012 yılında Soner Yalçın, Cengiz Semercioğlu’nu Fehmi Koru ile işbirliği yaparak Hürriyet’in başına Fehmi Koru’yu getirmek istediğini kaleme almış, Semercioğlu bu iddiaya Hürriyet’teki köşesinden isim vermeden Soner Yalçın’ı “Komplo teoristenliği” ile suçladığı ağır bir yazı ile cevap vererek Fehmi Koru ile hayatında hiç tanışmadığını açıklamıştı.

Şimdi geçmişin bu kavgalı 2 ismi birisi Türkiye’nin en çok okunan haber sitelerinden birisinde köşesini açarak, birisi ise ekranlarında program verip bilboardlara boy boy tanıtım görsellerini astırarak eski Genel Yayın Yönetmenleri’ni adeta yeniden “Sahalara döndürmek” adına iş birliği yapıyorlar.

Bu arada başka “Enteresan” gelişmeler de yaşanıyor…

SÖZCÜ GAZETESİ’nde yaşanan son işten çıkartmalar dikkat çekiyor… SÖZCÜ GAZETESİ ve kardeş yayın organı KORKUSUZ GAZETESİ “Mali küçülmeyi” bahane ederek en çok okunan yazarlarından Sinan Meydan,Hüsnü Mahalli,Ahmet Takan,Çiğdem Toker ve Serpil Yılmaz’ı işten çıkartıyor…

Şimdi bu isimlere de şöyle bir yakından bakmak lazım…

Sinan Meydan AKP’nin 2.Abdülhamit övgüsü dolu, Kadir Mısırlıoğlu ve Necip Fazıl’ın fikri arka planını oluşturduğu “ALTERNATİF TARİH YARATMA” projesi karşısında yazıları ve ortaya koyduğu belgeler ile müthiş iş çıkartanm ve adeta kora kor bu “YALAN TARİH ALGISI OPERASYONU” ile mücadeleye kendisini adamış bir araştırmacı-tarihçi-yazar. Dolayısı ile Sinan Meydan AKP’yi oldukça “Rahatsız eden” isimlerden birisi…

Çiğdem Toker ise AKP’nin yolsuzluk ve vurgunlarını en çarpıcı biçimde, belgeleri ile köşesinde gündeme taşıyan ve pek çok yazısı Türkiye’de gündem yaratan bir yazar… AKP tabii olarak Çiğdem Toker’den de rahatsız…

Hüsnü Mahalli uzmanı olduğu Ortadoğu ve Suriye konusunda özel kontaklarını kullanan, çok net biçimde AKP’nin Suriye politikasının yanlışlarını kaleme alan bir yazar… AKP’nin Hüsnü Mahalli’den de rahatsız olması gayet normal.

Serpil Yıldız da keza AKP’nin ekonomi alanındaki pek çok vurgununu köşesinde kaleme almış bir isim… Yani Serpil Yılmaz da AKP iktidarı için “Sakıncalı Piyade”

Ahmet Takan ise özellikle Saray içerisindeki kaynakları ve Ankara kulislerinde AKP içerisindeki huzursuzlukları kendisine aktaran kulislerdeki kaynakların çokluğu ile AKP’yi çok rahatsız eden yazılar kaleme alıyor…

Şimdi bakıyorsunuz bu ortak noktaları “AKP’Yİ RAHATSIZ ETMEK” olan 5 yazar işten çıkartılıyor ve Sinan Meydan’ın sosyal medya hesabından açıkladığı üzere 13 bin TL gibi bu isimler için komik telif hakları ödenirken kamuoyuna ve bu isimlere gerekçe olarak “Mali küçülme” sunuluyor…

Ancak medya kulislerinde bir enteresan tesadüfün tam da bu işten çıkartmalardan sonra yaşandığı konuşulmakta.

Biliyorsunuz SÖZCÜ GAZETESİ uzun süredir TV kanalı kurmak için tüm hazırlıklarını tamamlasa da RTÜK lisansını alamadığı için kanalı yayın hayatına geçiremiyordu. İşte medya kulislerine yansıyan bu “Enteresan tesadüf” tam da bu işten çıkartmalar ile paralel olarak SÖZCÜ TV’ye RTÜK tarafından yıllardır verilmeyen lisansın verildiği ve kanalın yayın hayatına başlamasına müsaade edileceği şeklinde…

Aynı SÖZCÜ GAZETESİ yaklaşık 7 aydır İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na “Ambargo” uygulayarak tek bir haberini dahi sayfalarına taşımıyor.

Ve yine dönüyoruz tv100’e…

tv100’ün Genel Yayın Yönetmeni Alican Değer…

Alican Değer Ertuğrul Özkök’ün DOĞAN MEDYA İCRA KURULU ÜYELİĞİ ve Hürriyet Genel Yayın Yönetmenliği döneminde Aydın Doğan’ın televizyonculuktaki “Amiral Gemisi” olan KANAL D’ye transfer edilerek gelip uzun yıllar Haber Müdürü olarak çalışmış bir isim.

Keza tv100’ün en önemli programlarına imza atan Erdoğan Aktaş ise tv100’den önce “Ekibi” ile birlikte bir türlü kurulamayan SÖZCÜ GAZETESİ’nin SÖZCÜ TV’sinin Genel Yayın Yönetmenliğini yapmaktaydı.

Aynı SÖZCÜ GAZETESİ’nde ODA TV İmtiyaz Sahibi Soner Yalçın ise yazar olarak yazı yazmaya devam ediyor…

***

Şimdi gelelim esas bombaya…

SÖZCÜ-TV100-ODATV üçgeninde yaşanan tüm bu gelişmeler eğer doğru ise medya kulislerine yansıyan bir haber ile daha bir anlam kazanıyor.

Zira medya kulislerinde Aydın Doğan’ın medyaya geri döneceği, DOĞAN MEDYA GRUBU’nu Demirören’e sattıktan sonra elinde çok ciddi miktarda nakit bulunan Aydın Doğan’ın bunun 200 milyon Dolarlık kısmı ise D BANK isimli yatırım bankasını kurduğu, medyaya dönüşünü ise SÖZCÜ GAZETESİ’ni satın alarak yapacağı konuşuluyor.

Aydın Doğan’ın medyaya dönmesi halinde Nagehan Alçı ve Rasim Ozan Kütahyalı2yı da kadrosuna dahil edeceği de kulislerde konuşuluyor. Yine “Enteresan bir tesadüf” olsa gerek Rasim Ozan Kütahyalı ve Nagehan Alçı geçtiğimiz günlerde tv100 ekranlarında Cengiz Semercioğlu’nun sunduğu ve Ertuğrul Özkök’ün daimi konuk olduğu AHTAPOT programına katılmıştı ve Rasim Ozan Kütahyalı Ertuğrul Özkök’e “Çektikleri operasyonu”, Ergenekon-Balyoz sürecinde TARAF Gazetesinde yapılan operasyonları, STAR Gazetesinde takma isimle yazılan yazıları anlatarak adeta “Günah çıkartmıştı”

Bu programla birlikte aslında Ertuğrul Özkök’te “Mağdur” kartını oynama şansını kazanmış oldu…

Doğan’ın yeni dönem için Nagehan Alçı’yi CHP’ye en yakın isim olarak “Konumlandıracağı” konuşulanlar arasında…

Eğer bu iddialar doğru ise Aydın Doğan “Ekibini” ODA TV ve tv100 üzerinden “Konumlandırarak/Kurarak” yeniden “Parlamaları” için gerekli ortamı hazırladıktan sonra, TV KANALININ açılması için de izin verileceği söylenen SÖZCÜ GAZETESİ VE SÖZCÜ TV’yi alarak yeni dönemde yine Ertuğrul Özkök yönetiminde ve “Merkezde yer alan”, “Muhalif değil majör” bir medya grubu ile “Medyaya geri döneceği” analizini yapmak çok da yanlış olmayacaktır.

Ama medyaya dönen Aydın Doğan eski “Gücünde ve kudretinde olur mu?” derseniz, eğer böylesi bir tablo ile medyaya dönecekse Aydın Doğan’ın medyaya dönüşüne “Kontrollü ve şartlı” izin verilmiş demektir ve o zaman o gücü de kudreti de o “İzni verenler” kullanır yahut biz “Oh be yandaşlardan kurtulduk” derken yeni bir “Yandaş merkez medyanın” inşasına tanıklık ederiz…

kaynak: https://haberalternatif.com/medyada-hareketlilik-kartal-yeniden-mi-dagitiliyor/